24 Eylül 2010 Cuma

Geceyi Getiren Adam


Geceyi Getiren Adam mis kokardı. Çünkü sadece çiçekleri koklardı. Görünmezdi kimselere. Birazcık görecek olsa ölümlü gözler onu “Aççelerando!” diye bağırırdı hemen. Şaşırırdı tüm yıldızlar sırasını bu koşturmacada. Yarı uyur yarı uyanık açardı perdelerini Ay bile. Unuturdu geceliğini giymeyi çoğu zaman. Neyse ki severdi çıplaklığı Geceyi Getiren Adam. Bir-iki kez çaya bile davet etmişti Ay'ı. Ne talihsizlik ki çay vaktine kalmadan uyuyakalırdı her zaman Ay. Öylesine görünmez olurdu ki o zaman, Geceyi Getiren Adam düşecek olurdu yeryüzüne “Neredeymiş benim bademli kurabiyem” diye. O vakit görebilirdiniz onu baksanız gökyüzüne. Üzerinde beyazlaşmaya yüz tutmuş geceliği ve eteğine yapışmış birkaç şaşkın kediyle.