12 Şubat 2010 Cuma

SÖZLÜK SOYTARISI


Bu koridordan tam adımlarla geçmelisiniz. Ayağınızın birazının yere basmadığını ya da azıcık bastığını duymayagörsün, o anda çıldırır Koridor Soytarısı. Ne gideceğiniz yeri duyabilirsiniz ne de sesinizi bulabilirsiniz. Belki ses ağacına gitmeniz bile gerekebilir onu bulmak için. Tabi önce ses ağacının yerini bulmanız gerekir. Abanoz ağacının hemen yanında olduğunu söyler kimileri. İkinci mesleği abajur yapmak olanlarsa abanoz ağacının beş yüz metre öteden bile görülemeyeceğini söyler. Bana sorarsanız onlara inanmamalı. İlk mesleği yemek yemek olanlara inanmak bile daha yerinde bir davranış olurdu. Henüz çok konuşmadım. Bu yüzden susabilirim sanırım. Nereye gittiğimizi size anlatır anlatmaz elbette.

Ne bir çam ayağı görebilirsiniz orada ne de bir fil ağacı. Göreceğiniz tek şey horozlarla dolu bir harem olacak. Gece gündüz nasihat veren ve kırmızıdan hiç hoşlanmayan horozlarla. Tek bir soruya bile dayanamazlar üstelik. Bir an susup, “saçma” derler ve devam ederler nasihat etmeye.

Elbette her zaman orada değillerdi. Merdiven Soytarısı'nın kruvazörü batınca, onu bulabilmek umuduyla kayıp eşya bürosuna gitti diğer soytarılar. Eğer o da kruvazörle batmışsa onu bulan bir balığın kayıp eşya bürosuna teslim edeceğini düşünüyorlardı. Fakat oraya gittiklerinde hayal kırıklığına uğrayabilirlerdi. Eğer bürodaki Unsur Adam onlara Merdiven Soytarısı'nın yerine sarı bir horoz vermemiş olsaydı. Soytarılar horozu hemen koridorun başındaki odaya kapattılar ve bir gün boyunca da kapıyı çalmadılar. Bu sürede artıklarıyla bir sürü horoz yaptı sarı horoz ve kendine oldukça kalabalık bir harem kurdu. Oda Soytarısı bu olanlara çok kızdı. Kalabalıktan hiç hoşlanmazdı. Hepsinin kuyruklarını koparacağını söyledi horozlara. Üstelik tam bir hamlede de bulundu. Horozlar da kendilerini rahat bırakmasına karşılık süslü bir yılbaşı teklif ettiler ona.

Fakat dostlarım, gerçek soytarılarla benim aramda. Şimdi tıkayın burnunuza da iyi dinleyin sorumu: Yılbaşı horozuna hangi sosu katmalı?

5 yorum: